Kenevir Geri Dönüyor

Kenevir, Cannabaceae familyasında yer alan tek yıllık bir bitkidir. Kenevir deyince hemen aklınıza esrar gelmesin. O halde öncelikle kenevir-esrar algısına sebep olan ayrımdan bahsedelim. Bu cinse ait 3 farklı bitki türü bulunur. Bunlar; Cannabis indica, C. sativa ve C. Ruderalis’tir. Bizim bahsettiğimiz faydalı tür C. indica. Marihuana olarak bilinen, keyif verici olarak kullanılan tür ise dilimize Hint keneviri olarak geçmiş C. Sativa’dır. Birçok faydası bulunan kenevir tür cinsi dikkate alınmadan ön yargıyla ‘uyuşturucu’ etiketiyle anılır.

Kenevir ve Marihuana Arasındaki Fark Nedir?

Hemen belirtelim; resimde sol tarafta gördüğünüz marihuana elde edilen tür, sağ taraftaki ise tıptan, kağıt üretimine, tekstile ve daha birçok sektörde kullanılan sağlıklı kenevir türü. Kenevir ve marihuana aynı cinse ait türler olsa da, hem kimyasal özellik bakımından hem de kullanım açısından önemli farkları bulunmaktadır.
Kenevir içerdiği % 4 ‘kannabinol’ (CBD), % 0,3’ten daha az tetrahidrokannabinol (THC), küçük bir miktar terpen ve flavonoidlerle tıbbi amaçlı kullanımda daha az bir değere sahiptir. Bu sebeple herhangi bir uyuşturucu etki göstermez. Esrar içerdiği % 10-20 oranlarındaki CBD, THC, tıbbi terpen ve flavonoidlerle belirgin şekilde psikoaktif yani keyif verici etkiler gösterir. Kenevir üretiminde % 0,3 oranından daha fazla THC bulunması yasaktır.
Bu noktada yanlış anlaşılmalara yer vermemek adına küçük bir açıklama yapalım hemen. Esrar elde edilen türden üretilen ilaçların tıbbi amaçla doktor kontrolünde kullanıldığında çok fazla ağrısı olan hastalara yardımcı olabildiğinin altını çiziyoruz. Özellikle kalp, epilepsi, insomnia, glokom, astım ve mide rahatsızlıkları için kullanılan ilaçlarda yer alan THC, doğru şekilde kullanıldığında olumlu etkiler gösterir. Esrar kullanımının sağlığa olan zararlarına hiç değinmiyoruz bile.
Günümüzde üretimi ve tüketimi oldukça sınırlı olan kenevir her şeyden önce milyonlarca yıl dünyadan silinmeyen plastikler için en iyi alternatiftir. Artan çevre kirliliği ve dünyaya verdiğimiz her türlü zararı göz önünde bulundurursak kenevir bizlerin yanında masum kalıyor, öyle değil mi?

Sayısız faydası olan kenevir, bir zamanlar dünyanın en önemli üretim bitkilerinden biriydi ama sonradan, üretimi yasaklandı.

Hatta Amerika’da 18. yüzyılda üretimi zorunluydu ve üretmeyen çiftçiler hapse atılıyordu. Ancak durum şimdi tam tersi. Nedenini ise, şu bilgiler ışığında anlamak hiç de zor değil:

Kenevir 1930’larda önce Amerika’da yasaklandı. Bunun nedeni ise kenevirin, dönemin dev şirketlerinin kazancını baltalamasıydı. Hikayenin arka planındaki kahramanlar ise kağıt üretimi yapan, altın madenleri sahibi, medya patronu W.R. Hearst, bio yakıtla başı dertte olan petrol zengini Rockefeller, plastik madde üretimi için patenti olan ve kenevir nedeniyle kazancının neredeyse % 80’ini kaybeden Andrew Mellon’dur.
Dönemin bu dev şirketleri bir araya gelerek kazançlarını daha fazla arttırmanın önündeki en büyük engel olan keneviri ortadan kaldırmaya karar verdiler. Tam da o sırada hazine bakanı olan Andrew Mellon ABD başkanı Hoover’ın en yakınlarından biriydi. Bu sayede eli güçlenen Mellon kendi yeğenini federal narkotik biriminin sorumlusu olarak atadı. Çünkü aklında keneviri ortadan kaldıracak bir plan vardı. Bu yoldaki en büyük destekçileriyle toplantılar düzenleyerek keneviri karalama kampanyasını başlatmış oldular.
Kenevirin tehlikeli olduğunun öne sürülmesi ve ‘Marihuana’ adıyla en zararlı uyuşturucu olarak yaftalanması Hearst’ün medya şirketleri aracılığıyla kolayca gerçekleştirildi. Marihuananın oy birliği ile yasaklanması, kenevirin üretiminin yasaklanması demekti. 1937’de çıkarılan ‘Marihuana Vergi Yasası’ ile kenevir ticareti yapanlardan ayrıca kazanç sağlandı. Yanında kenevir taşıyan göçmenler sınır dışı edilmeye başlandıktan sonra tüm ABD’de kenevir tamamen yasaklanmış oldu.
Karalama kampanyaları aralıksız bir biçimde medyada yer almaya devam etti. Artan baskılar sonucunda kenevirden elde edilen ilaçlar ve petrokimya ürünleri yasaklandı. Böylece tüm amaçlarına ulaşan dönemin zengin şirket sahipleri güçlerine güç kattı.

Kenevir Tohumunun Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Kenevir tohumu oldukça etkili bir besin kaynağıdır. Teknik olarak ‘kenevirin kalbi’ denilen tohumu sağlıklı protein ve mineraller açısından zengindir. Kenevir tohumunun sert dış kabukları çıkarıldıktan sonra yumuşak kremsi ‘kalbi’ tüketilir. Çok yönlü kullanım şekilleri olan kenevir tohumunu fırınlayacağınız yemeklere ya da salatalara ekleyebilirsiniz. İşte kenevir tohumunun sağlığa faydaları:

1. Mükemmel Besin Kaynağı

1. Mükemmel besin kaynağı

Nutrition & Metabolism dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre; kenevir tohumunun % 30’u sağlık açısından büyük önem taşıyan omega-3 bitki besin temelli linoleik asit ve alfa-linoleik asit içerir. Ayrıca kenevir tohumları, vücut hücrelerinin normal fonksiyonlarını yerine getirebilmesi, hücre yenilenmesi, sinir sistemi ve kaslar üzerinde etkili olan gama-linoleik asit içerir.Kenevir tohumu % 25 oranında vücudun temel gereksinimleri olan protein, E vitamini, fosfor, potasyum, magnezyum, sülfür, kalsiyum, demir ve çinko içerir. Bu yönüyle kenevir tohumu mükemmel bir besin kaynağıdır.

2. Kalp Sağlığı

Kenevir tohumu arginin aminoasidi başta olmak üzere kalp sağlığına faydalı sayısız bileşik içerir. L-arginin vücudumuzdaki nitrik oksitin öncüsüdür. Kan akışını artırmasının yanı sıra optimal kan basıncını korumaya yardımcı olur. Nitrik oksitin görevi ise kas hücrelerinin oluşumunu desteklemek ve kan damarlarını rahatlatmaktır. Nitrik oksit eksikliği damar tıkanıklığına ve koroner kalp hastalıklarına neden olur. Kenevir tohumunda bol miktarda bulunan gama-linoleik asitin bir başka etkisi ise antienflamatuar oluşudur. Yapılan çalışmalar kenevir tohumunun kan pıhtılaşmasını önleyerek, kalp krizi sonrası iyileşme sürecini hızlandırdığını ortaya koymuştur.

3. Cilt Sağlığı

Vücuttaki yağ asidi eksiklikleri birçok farklı cilt problemi olarak kendini gösterebilir. Egzama, nasır, topuk çatlaması yağ asidi eksikliklerinden kaynaklanan cilt problemlerinden birkaçıdır. Kenevir tohumu ise içerdiği bol miktarda omega-3 ve yeterli miktardaki omega-6 sayesinde cilt sağlığını korumaya yardımcı olur. Yapılan araştırmalar, keten tohumu yağı tüketmenin atopik dermatit semptomlarını azalttığını ve potansiyel egzamaya karşı koruyucu etkiler gösterdiğini ortaya koymuştur.

4. Bitki Besin Temelli Protein Deposu

Hayvansal gıda ağırlıklı beslenemiyorsanız ya da vegansanız kenevir tohumu sizler için harika bir bitki besin temelli protein kaynağıdır. Biftekten alacağınız proteinleri benzer ölçüde kenevir tohumundan karşılayabilirsiniz. 2-3 yemek kaşığı kenevir tohumu toplamda 11 gram lisin, metionin ve sistein aminoasidi içerir. Kenevir tohumundaki iki ana protein olan albümin ve edestin, soya ve yumurta akı ile karşılaştırılabilecek kadar güçlüdür. Kenevirde diğer tüm bitkilerden daha fazla elastin bulunur. Elastin ise genç bir cilt için en gerekli bileşenlerdendir.

5. Regl Öncesi Sendrom (PMS) ve Menopoz

Kenevir tohumunda bulunan gama-linolenik asit, regl öncesi ağrılara ve duygusal yoğunluğuna sebep olan prolaktin hormonunu baskılayan prostaglandin E1 üretir. Bununla birlikte sıkıntılı menopoz semptomlarını da azaltan kenevir tohumu kadınlar için oldukça faydalıdır.

6. Sindirim Sistemi

Kenevir tohumu hem çözünebilir hem de çözünemez lifler içerir. Bunun anlamı kenevir tohumunun sizi uzun süre tok tutmasının yanı sıra sindirim sisteminin düzenlenmesine de yardımcı olmasıdır.

Sayfalar: 1 2

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir